15:00 - BAŞKAN ÇALIK: CAN KAYBININ BULUNMAMASI EN BÜYÜK TESELLİMİZ
12:29 - Esenyurt’ta ruhsatsız ve kaçak yapılara geçit yok!
22:22 - Başkan Balcıoğlu, Belediye Eğitimcileriyle Bir Araya Geldi
20:57 - Silivri Belediyesi Spor Kulübü Yüzme Yarışmalarında Gururlandırdı!
20:48 - Silivri Belediyesi Çayırdere Mahallesi’nde Kaçak Yapıların Yıkımını Sürdürüyor
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul’un en eski köylerinden Sancaktepe’deki Paşaköy sakinleriyle köy kahvesinde bir araya geldi. Muhtar Şaban Korkut’tan yaşadıkları sorunlarla ilgili bilgiler alan İmamoğlu, köylülere “heyet” sözü verdi. Sıralanan problemlerle ilgili birimlerden kişileri bünyesinde barındıran bir heyet oluşturacağını vurgulayan İmamoğlu, “Bu heyeti, en geç 2 hafta içinde yollayacağım. Ekibimiz gelecek, muhtarımız ve sizlerle çalışacak. Bu söylediklerinizi not alacak. Bazı sorularınıza ve sorunlarınıza da cevap verecek. Ben de o süreci takip edeceğim. 15 Temmuz’a kadar en geç, sizinle bu heyeti buluşturacağım” dedi. İmamoğlu, “100 yıllık köyümüze ilk defa bir İBB Başkanı geldi” diyen köy sakinlerinden gelen soruları da yanıtladı.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, mesaisinin öğleden sonraki bölümünü Sancaktepe’ye ayırdı. İmamoğlu’nun ilçedeki ilk durağı, Yunus Emre Mahallesi’ndeki İBB’ye ait kreş inşaatı oldu. İmamoğlu, yapımı büyük oranda tamamlanan kreşle ilgili İBB Genel Sekreter Yardımcısı Şengül Altan Arslan’dan bilgi aldı. İmamoğlu, tespit ettiği bazı eksikliklerle ilgili uyarılarda bulundu. İlçenin farklı mahallelerinde görev yapan 6 muhtar, gezi sırasında İmamoğlu’na sorunlarını iletme fırsatı buldu. İmamoğlu, çevrede yaşayan vatandaşlar tarafından da sevgi gösterileriyle karşılandı. Çok sayıda vatandaş, İmamoğlu ile fotoğraf çektirdi.
İTFAİYE MÜDÜRÜ’NDEN “FATİH TABLOSU” TEŞEKKÜRÜ
İmamoğlu, kreş incelemesinin ardından yürüyerek Yenidoğan İtfaiye İstasyonu’na geçti ve personelle sohbet etti. Sohbet sırasında İmamoğlu ve İstasyon Müdürü Nurettin Engin Otman arasında, ünlü İtalyan ressam Gentile Bellini tarafından yapılan ve geçtiğimiz günlerde Londra’da gerçekleştirilen müzayedede İBB tarafından satın alınan Fatih Sultan Mehmet tablosuyla ilgili ilginç diyaloglar yaşandı. Otman, “İstanbul’a çok güzel bir eser kazandırdınız. O gün aklıma bir şey koydum. 1972 yılında, İBB’nin reklam amaçlı çıkarttığı bir mendil var. Koleksiyon meraklısıyım. Size takdim etmek istiyorum. Tarihe çok büyük bir değer verdiniz. Çok önemliydi Fatih Sultan Mehmet’in tablosu” sözleriyle memnuniyetini dile getirdi. İmamoğlu’nun Otman’a yanıtı ise “Değeri sonradan anlaşılacak. Dünyada 3 tane vardı. Birini getirmiş olduk. Zaten ikisi gelmez. Çünkü birisi, milli galerilerinde İngilizlerin, biri de Doha’da bir sergide” şeklinde oldu.
“KÖY DENİNCE İNSANIN RUHUNA BİR FERAHLIK GELİYOR”
İmamoğlu, ilçedeki son etkinliğini, Paşaköy’de köy kahvesinde gerçekleştirdi. Kahve girişinde alkışlarla karşılanan İmamoğlu, çoğunluğu kadınlardan oluşan köy sakinleriyle bir araya geldi. İlk sözü alan Paşaköy Muhtarı Şaban Korkut, dere havzasından hayvancılığa, alt yapı sorunlarından İETT otobüsü taleplerine kadar birçok sorunla ilgili İmamoğlu’nu bilgilendirdi. Korkut’un ardından mikrofonu alan İmamoğlu, konuşmasına, “Köy denince insanın ruhuna bir ferahlık geliyor ister istemez” sözleriyle başladı. “Şehrin hemen yanı başında da olsa köy, aslında nimet” diyen İmamoğlu, şunları söyledi:
“Burada köy yaşamını korumak istemeniz ayrı bir nimet. Bu, her zaman rastlanmaz bir durum. Köy yaşamını koruma çabası, bütünlükçü olmalı. Biz, bunun yanında olacağız. Muhtarım, çok güzel bir özet yaptı bize. Köylerle özel olarak ilgileniyoruz. Bu mevsimin başlangıcında, 3,5 milyon adet fide dağıttık. Şu anda ürün vermeye başladı. Bazı köylerin topladığını biliyorum. Hatta 11 Temmuz’da minik bir şölenimiz bile olacak bir köyümüzde. Bu, İstanbul’da ilk defa yapılan bir şey. Dağıttığımız fidelerden, belki de çiftçimiz 13-14 milyon lira para kazanacak baktığınızda. Belki daha fazla piyasanın o günkü koşullarına göre. Bunu niye söylüyorum? Çiftçiyi destekleyeceğiz. Hayvancılığı da destekliyoruz. İhtiyacı olan çocuklarımıza süt dağıtıyoruz. Bu sütümüzü 2,5 aydır, Çatalca ve Silivri ilçelerinden alıyoruz. İstanbul’un köylüsünün ürettiğini, İstanbul’daki çocuğumuza dağıtıyoruz. Salgın hastalık döneminde süt eriştirdiğimiz çocuklarımızın sayısı 115 bine ulaştı. Bütün bu bakışımız şundan: Köyü nasıl var edebiliriz, nasıl koruruz, nasıl güzelleştiririz? Ürettiğini en kolay nasıl sattırabiliriz? Nasıl aracı oluruz?”
“SÜRECİ TAKİP EDECEĞİM”
Hayvancılık konusuna da eğileceklerini vurgulayan İmamoğlu, “Tuzla’da, süresi dolan bir mezbaha var; o mezbaha üzerinden yine belediyemiz olarak bu bölgede hayvancılığın daha koordineli olmasıyla ilgili adımlar atacağız. Bir özel şirkette. Biz, bunu kamu lehine kullanmak niyetindeyiz. İnşallah, süresi dolduktan sonra bu niyetimizi hayata geçireceğiz. Bu veya buna benzer, köyünüzü ilgilendiren her hususu kayda almak adına, sistemli bir çalışma yapmak adına hazırlığımız olacak” dedi. Sıralanan problemlerle ilgili birimlerden kişileri bünyesinde barındıran bir heyet oluşturacağını vurgulayan İmamoğlu, “Bu heyeti, en geç 2 hafta içinde yollayacağım. Ekibimiz gelecek, muhtarımız ve sizlerle çalışacak. Bu söylediklerinizi not alacak. Bazı sorularınıza ve sorunlarınıza da cevap verecek. Ben de o süreci takip edeceğim. Ben, onlara şunu söyleyeceğim: En kısa vadede hangi konuları çözeceksiniz; en azından bu yaz döneminde neleri halledebilirizin bana raporunu getirin diyeceğim. Orta ve uzun vadede yapılacakları da ayrıca bir rapor olarak bana ulaştıracaklar. 15 Temmuz’a kadar en geç, sizinle bu heyeti buluşturacağım” diye konuştu.
İmamoğlu, konuşmasını bitirdikten sonra mikrofonu “100 yıllık köyümüze ilk defa bir İBB Başkanı geldi” diyen köy sakinlerine uzattı ve onlardan gelen soruları yanıtladı.